Ana Sayfa
 Yöneticilik Eğitimi




Çeviriler:

'العربية / Al-ʿarabīyah
Català
中文 / Zhōngwén
Deutsch
English
Español
Filipino/Tagalog
Français
Ελληνικά / Elliniká
Italiano
日本語 / Nihongo
한국어 / Hangugeo
بهاس ملايو / Bahasa Melayu
Polszczyzna
Português
Română
Русский
Türkçe

                                        

Diğer Sayfalar:

Modüller

Site Haritası

Anahtar kelimeler

İletişim

Yararlı Dökümanlar

Yararlı Linkler

İçerik:

İçerik:

İçerik:

YÖNETİCİLİK EĞİTİMİ

Toplumları, Aileleri ve Kuruluşları Güçlendirmenin Etkili Bir Yolu

hazırlayan: Phil Bartle, PhD

çeviren: Deniz Savtur


Gert Lüdekinge ithafen.

Modüldeki Ana Belge

Sadece beceri aktarımı değil, organize ve yeniden organize etmek için eğitim

Giriş:

Toplumu harekete geçirmenin bir parçası olan yöneticilik eğitimi yoksulluğu azaltmayı, düşük gelirli toplumları planlamada ve kamusal servis ve hizmetlerin, yerleşimin, inşaların, çalışmaların ve hizmetin yönetiminde güçlendirmeyi amaçlar.

Bu hareket/eylem için eğitimdir. Sdece beceri aktarımı ya da bireylere bilgi verme amaçlı değildir.

Eğitimin, düşük gelirli toplumları kuvvetlendirme, yoksulluğu azaltma, toplum katılımını arttırma, merkeziyetçiliğin yok edilmesi ve demokrasinin desteklenmesi için gerekli bir metod olarak, örneğin harekete geçirme gibi, sadece öğrencilere beceri ve bilgi aktarımı olmaktan çok uzaktır.

Bu sıradışı bir eğitimdir. Bu tür bir eğitimle oluşturma ve kurumsallaştırma, bu eğitimin zayıflaması, beceri aktarımının teşvikten, harekete geçirmeden ve durumları organizde etmeden öte olduğunun vurgulanması tehlikesini de beraberinde getirir.

Bu bağlamda yöneticilik eğtimi kar amaçlı ortaklıkların baş ve orta seviye yönetiminin etkililiğinin güçlendirilmesi için oluşturulmuştur.

Bu burada modifiye edilmiş ve sendika kuruluşlarınin teknikleri ile bütünleşmiştir. Amaç ise düşük gelirli toplumların biraraya gelip birbirlerine yardım etmeleri için kapasitelerini güçlendirmek,onları hareke geçirmek ve gelişen sosyal değişimde yer almalarını sağlamaktır.

Dört Temel Soru:

İçeriklerine göre değişen karar verme aşamasına bakarsak, bü dört temel soruyu anlamış oluruz. Bu sorulara cevap vermek temel yöneticilik planlama sürecidir.

Bu dört soru şunlardır: ''1.Ne istiyoruz? 2. Elimizde ne var? 3. İstediğimize ulaşmak için elimizde olanı nasıl kullanmalıyız? 4. İstediğimize ulaştığımızda ne olacak?'' Dikkatlice bakarsanız, bunlar herhangi bir proje planlama belgesinde ve beyin fırtınasında var olduğu halde gizlenen dört sorudur.

''Ne istiyoruz?'' sorusu sorunun tanımını, genel hedefi belirlemek için zıttını ve belirli hedeflere, çıktılara ve o hedefin diğer daha iyi tanımlarına dönüştüren düzeltmelerin kapsamaktadır. Toplum yöneticiliği eğitiminde '' Ne istiyoruz?'' sorusu sadece erkekler, eğitimliler, memurlar ya da kurumdan arkadaşlar değil toplumun tümü tarafından karar birliği ile cevaplanmalıdır.

''Elimizde ne var?'' sorusu hedeflenmiş amaca ulaşılabilmesi için kullanabilecek kaynakların ya da potansiyel girdilerin tanımlamasıdır. Toplum yöneticiliği eğitiminde, bu tanımlama sessiz insanların katılımının teşvik edildiği toplantılarda yapılmalıdır, çünkü yoksullarında bulunduğu her toplumda saklı ya da açık olmayan birçok kaynak vardır. Becerikli bir harekete geçirici yol göstererek bir toplum toplantısından birçok saklı ya da gizli kaynakları ortaya çıkarabilir. Bu kaynaklar varolan işgücü ve uzmanlık (her aktivitede varolmaya hazır olan insan enerjisi), eylemi gerçekleştirecek toprak ya da yer, nakit (ücretler, satışlar, bağışlar ve diğer kaynaklar), eylemi yürütmek için gereken sermaye (tekrar kullanılabilen araçgereçler) ve insanın akli kaynakları (bilgelik, bilgi, beceri, tecrübe, analitik kapasite, yaratıcılık) etmenlerini içerir ve bu etmenler genellikle yaşlı ya da emekli insanların gizli katkılarıdır ve sıklıkla fiziksel engelli ya da dışlanmış kişilerde bulunur. Bazıları o kadar belirgindir ki gözardı edilirler.

'İstediğimize ulaşmak için elimizde olanı nasıl kullanmalıyız?'' sorusu yöneticilik becerisinin strateji kısmıdır. Mevcut karnaykları kombine etmenin birçok farklı yolu vardır ve toplumun kolektif akli kaynakları (yukarıda belirtildiği gibi) birçok stratejiyi belirlemek ve en uygun olanı seçmek için kullanılmalıdır.

''İstediğimize ulaştığımızda ne olacak?'' sorusu eylemin etkisinin tahminini kapsamaktasır. Bu şunlar sorularak geliştirilebilir: Eylemin toplumu ve çevresini nasıl etkilemesi bekleniyor? Gözlem ve değerlendirme için planları nasıl rehberlik ediyor?

Bu dört soru bir grubu organize ya da tekrar organize etmek için bir taslak olarak alan çalışanı tarafından kullanılmalıdır. Benzer olarak bunlar yöneticilik eğitmeni tarafından bir yönetim takımını organize ya da tekrar organize etmek için de kullanılır.Bir koordinatör bunları alan çalışanlarından bir takım olurturmak için de kullanabilir. Birlikte, bu sorular yöneticilik kapasitesini oluşturmak ve herhangi bir katılımcı grubunu güçlendirmek için bir sistemdir.

Toplum yönetimi eğitiminde, bu temel dört soru, bütün toplum önceliklere karar vermek için toplandığında sorulmalıdır. TMKların idari komitesi detayları konuşmak üzere toplum adına toplandığında bu sorular tekrar sorulmalıdır. Dikkatlice bakarsanız bu dört sorunun sırayla bu belgenin eklerinde, beyin fırtınası sürecinde ve proje dizaynı ilkelerinde saklı olduğunu göreceksiniz.

Bunlar ister bir sendika organize edilirken sorulsun, ister varlıklı bir kurumun kıdemli yöneticilerinin bir toplantısında sorulsun (ya da bu bağlamdai düşük gelirli toplumların kapasitelerinin yapılandırılması ve güçlendirilmesi sırasında sorulsun), hepsi yöneticilikle ilgili temel kararları oluşturur.

Yöneticilik Eğitimindeki Diper İlkeler:

Bu dört temel soru toplum yönetimi eğitiminin merkezi olarak kabul edildikten sonra, diğer birçok yöneticilik ilkesi tanımlanabilir. Toplum yönetimi eğitimine dahil olma derecesi ne gerekli olduğuna bağlıdır: her bir seans için ne kadar ve ne çeşit eğitim uygundur. Aşağıdaki ucu açık bir listedir ve aşağıdaki sırayla sunulması gerekememektedir.

  1. Biz (toplumsal bir grup olarak) bakış açısına sahip olmalıyız. Toplum ne istediğine bir bütün halinde karar vermelidir. Bir çok muhtemel hedef vardır ama toplum bütünleşip ne yapmak istediğine karar vermelidir. Eğitmenler Alice Harikalar Diyarında öyküsünden bunu anlatmak için bir alıntı yapabilirler. ''Eğer nereye gittiğimizi bilmezsek yol bizi yönlendirir'',(Lewis Caroll). Toplumun nereye gitmek istediğini bilmeden, şu anda nerede ve nasılsa o şekilde kalması muhtemeldir.

  2. Bir hedef ve yön belirlendilten sonra, bu sonuca ulaşmak için bazı planlamalar yapmak gerekir. Bu eğitim sırasında akılda kalıcı bir deyişle anlatılabilir: ''Eğer plan yapmada başarılı olamazsak, başarısızlığın planını yaparız.'' Başarı ya kazanım hedefe ulaşmak olarak tanımlanabiliyorsa o zaman o hedefe ulaşmak için plan yapmak zorunludur. (tabiki de bu hedef ya da nasıl değerlendirildiği buna ulaşma sürecinde ya da ulaşıldıktan sonra değişiklik gösterebilir).

  3. Eğitmen gruba ,planlamanın hedefe ulaşıldığında grubu şimdi bulunduğu yerden(durumdan) tahmin edilen yere (duruma) ulaştıracak bir dizi düşünme süreci anlamına geldiğini hatırlatın. Bu düşünme süreci mantıklı ve istikrarlı olup aynı zamanda şu anın gerçekeliğinden gelecekteki istenilen sonuca ulaştırmalıdır. ''Zamanda geriye planlama yaparız (sonla başlayıp başlangıçla bitiririz.)'' Nereye ulaşmak istediğimizi tanımlayarak plan yamaya başlayın, sonra oraya ulaşabilmek için gereken adımların ne olduğunu sorun. Şimdiki durumdan atılan her bir adım mantıksal olarak istenilen sonuca ulaşılana kadar bir diğerine bağlıdır.

  4. Stratejileri seçerken, grup istediklerine ulaşmaları için ellerinde olanı en verimli şekilde kullanmaları için teşvik eder. Verimlilik değişik şekillerde bile değerlendirilse inkar edilemez. Verimlilik '' Daha az girdi için daha çok çıktı elde etmek (verimliliğimizi arttırmak)'' olarak açıklanabilir. Bu konuda kılda kalacak bir değiş ise şudur: ''Çok çalışmadan mahsülünü al'.'
    Burada hayranlık duyulan çok çalışmanın (girdiler) o işin sonuçlarından (çıktılar) daha az önemli olduğu gösterilmektedir. Burada amaç tembel olmaya teşvik etmek değildir ama kaynakları (birinin iş gücü de dahil) akıllıca kullanmayı ve böylece verimlilik oluşturmayı teşvik etmektir.

  5. Katılımcı ve kapsamlı karar verme diktatör bir karar verme şekliyle yok olabilecek gizli kaynakları ortaya çıkarabilir. Eğitmen '' herkesin karar aşamasında yer alması'' gerektiğini öğretir. Bir (mükemmel olmayan) insan, bir şef ya da patron bile olsa, sessiz ve basit olanlar dahil bütün grubu göz önüne aldığımızda daha az bilgiye, deneyime, bilgeliğe sahiptir.
    Demokratikleşme bağlamında, bu katılımcı her toplum üyesinin hakkıdır; toplumun güçünü arttırma, kaynakları tanımlama ve daha önce gözardı edilmiş stratejileri ortaya çıkarma bağlamında hepsinde yer alma iyi bir yöneticilik algısı oluşturur.

  6. Eğitmen topluma '' kendi ayakları üstünde durması gerektiğini'' hatırlatmalıdır. Bağımlılık ve dış yardımi dış kaynaklar ve hatta dış yönetime güvenme sürekli değildir(dış yardım bir süre sonra kesilir) ve zayıflık ve acizlik yaratır. Özgüveni destekleyin; bu bir hak kadar bir zorunluluk ve görevdir de.
    Diğer bir akılda kalıcı deyiş ise burada kullanılabilir: ''Eğer diğerlerini suçlarsan, değişebilme gücünüzden vazgeçersiniz,'' (Ray Anthony). Eğitmen asla bağımlılık özrünü kabul etmemelidir, '' Çok yoksuluz ve dış yardıma muhtacız.'' Her grup ya da toplum, ne kadar yoksul olursa olsun, eğer canlı insanlardan oluşuyorsa çoğu gizlenmiş olan kaynakları ortaya çıkarabilir. Gerçek yoksulluk bunlar var olduklarında dahi ne olduklarını bilmemektir.

  7. Bedava yemek yoktur. Gönüllü iş gücü ve kamu bağışları para olarak olmasa da bir şekilde ödenmelidir. Bu ödeme halkın tanımı, teşviği, kabul edilmesi ve övgü şeklinde de olabilir.
    Yöneticilik eğitmenleri hep birlikte şuna dikkat çekerler: ödenen iş gücü bile tam olarak katılım sağlamaz ya da maaş ve ücretlerle en iyisini üretmez; tanıma, övgü ve cesaretlendirme ise gönüllülerin ve ücretli iş gücünün ortaya koymalarına daha çok yardımcı olur.Tanım, katkı sağla, dürüstlüğü öv, olumluyu vurgula, olumsuzu görmezden gel ve eleştirme.

  8. Olduğumuz gibi kalamayız. Eğer ilerlemezsek geri kayarız. İnsan toplumu dinamiktir ve her zaman değişir. Bir sorunu '' ilk ve son kez'' çözmek diye bir şey yoktur. Bugun soruna çözüm olabilecek bir şey yarın sorunun ta kendisi olabilir.
    Tabiki de yöneticilik eğitiminde başka birçok ders daha bulunmaktadır. Bu belge hepsini açıklayamaz. Siz ,toplumu hareketlendirici kişi olarak, daha fazla prensip aramalı ve diğer harekete geçiriciler, yöneticilik eğitmenleri, kordinatörler ile tecrübelerinizi paylaşıp not defterinize kendi prensiplerinizi yazmalısınız.

––»«––

© Copyright 1967, 1987, 2007 Phil Bartle
Web Tasarım: Lourdes Sada
––»«––
Son güncelleme: 21.11.2010

 Ana Sayfa

 Yöneticilik Eğitimi