Çeviriler:
Akan / c |
Kelimenin Başharfine Göre Sıralanmış BağlantılarA B C Ç D E F G Ğ H I İ J K L M N O P R S Ş T U Ü V Y ZAnahtar kelİmeler Cby Phil BartleÇeviren: Sadettin Akkaya, Aslı Günaydın Calma, Leyla Akyuz, Deniz Savtur, Cengiz Cemaloğlu tarafından çevirildiCAHİLLİK Yoksulluğun beş ana unsurundan biri de cahilliktir. Çoğu için ''cahil'' bir hakarettir. Demek istediğimiz bazıları bazı şeyleri bilmez, bunda utanılacak bir şey yoktur. Ayrıca cahillik ve aptallık çok farklı şeylerdir. Yetişkinler öğrenebilirler ama onlara çocuk ya da bebekmiş gibi davranmamalısınız yoksa bu öğrenmelerini engeller. Cahillik bir şeyi bilmemek, aptallık bir şeyi bilememek ve ahmaklık ise daha iyisini bildiği halde yapmamaktır. Bunlar çok farklı şeylerdir. العربيّة: جهل, বাংলা : অজ্ঞতা, Deutsch: Unwissenheit, Ελληνικά: αγνοια, English: ignorance, Español: ignorancia, Euskera: ezjakintasuna, Ewe: aimokan, Filipino/Tagalog: kamangmangan, Français: ignorance, Galego: ignorancia, Italiano: ignoranza, 日本語: 無知識, Malay: ketidaktahuan, Português: ignorância, Română: ignoranta, Somali: jaahilnimo, Tiên Việt: sự thiếu hiểu biết, Türkçe: cahillik, 中文 (Zhōngwén): 无知CAİN VE ABEL Kabil'in ve Abel hikayesi Yahudi ve Hıristiyan İncil Genesis kitabında bulunur. İlk adamın iki oğlu hakkında bir hikaye, Adam, bir sebze yeke olan, kimi diğer hayvanların bir çoban. Hikaye kendi üretim modları arazi birbirlerinin tahsisi ile uyumsuz olarak, kardeş ve çobanlar arasında süregelen çatışmanın kökeni açıklar bir efsane olarak birçok antropolog tarafından görülür. Çobanları arazi dizginsiz, geniş alanlarda ihtiyaç duyarken çapaların, kara güvenli, kapalı araziler gerekir. Çatışma gibi Kuzey ve Güney Amerika, Ruanda'da Hutular ve Tutsiler arasındaki iç savaş açılması sırasında çiftçiler ve hayvan yetiştiricilerini gibi topluluklar, ve daha birçok arasında birçok savaşlar kökünde olarak görülüyor. Català: Caïm i Abel, Ελληνικά: Καιν και Αβελ, English: Cain and Abel, Español: caín y abel, Italiano: Caino e Abele, Português: Caim e Abel, Srpski: kejn i ejbel, Türkçe: cain ve abel, 中文 (Zhōngwén): 该隐与亚伯CANLANDIRMA, CANLANDIRMAK Bazen toplumsal canlandırma da denir, Yunanca anima (yaşam, ruh, ateş, hareket) kelimesinden gelir. Bir toplumu teşvik etmek ya da harekete geçirmek o toplumun kendi başına ilerlemesini, var olmasını ve kalkınmasını sağlar. Bazen harekete geçirme yerine de kullanılır. Canlandırmak, toplumu (birlik halinde) yapmak istediğini yapması için birleştirmek ve harekete geçirmek demektir. Toplumu Güçlendirme Metodolijisi (yöntembilimi) toplumun kapasitesini ya da toplum bazlı organizasyonlarını daha da ilerletmek için yönetici eğitimi metodları kullanarak toplumun kendi kalkınmasına kara vermesini, bunu planlamasını ve başarmasını sağlamak için sosyal canlandırmayı destekler. Toplumun kendi kalkınmasının kontolünü eline almasını sağlamak için gerekli olan yönetim teknikleri alanındakı toplum üyelerini ve liderlerini eğitir. Ayrıca memurları, yerel otoriteleri ve toplum liderlerini hizmet ve imkanları sağlayan himayeci rollerinden arınmaları için teşvik eder ve eğitir. Böylece bu kişiler toplumlara kaynaklarını tanımaları için yardım etmeyi ve yerleşim hizmet ve imkanları sağlayan faaliyetlere katılmayı öğrenirler. العربيّة: تنشيط, বাংলা: অনুপ্রেরণা, Deutsch: animation, Soziale Animation, Ελληνικά: κοινωνική ζωοδότηση, English: animation, social animation, Español: animación social, Euskera: animazioa, Ewe: iwara papa, Filipino/Tagalog: pagbibigay-buhay panlipunan, Français: animation, animation sociale, Galego: animación, हिन्दी: एनिमेशन, Italiano: animazione, 日本語: 活発化, 社会活発化, Kiswahili: ramsa, Malay: animasi, Português: animação social, animação, Pyccкий: oсведомленность, Română: animare sociala, Tiên Việt: sự nhiệt tình, Türkçe: canlandırmak, 中文 (Zhōngwén): 激励CANLANDIRMA SOSYAL Sosyal canlandırma da denir. Kelimenin kökeni 'yaşam, ruh, ateş, oto-hareket' anlamlarına gelen anima kelimesidir. Topluluğu teşvik ya da seferber etmek ve böylece kendi kendilerine ilerleyebilmelerini, varlığını sürdürebilmelerini ve gelişmelerini sağlamaktır. Seferberlik yolunda önemli katkıları bulunur. Canlandırma, topluluğu bir araya getirip gerçekleştirmek istedikleri şey doğrultusunda onları seferber etmektir. Toplumu Güçlendirme Birliği, yönetim eğitimi yöntemlerini de kullanarak toplumun kapasitesini artırmak, toplumu güçlendirmeye dayalı organizasyonları artırmak, planlamak ve toplumun kendi gelişimini sağlamasını ister ve böylece sosyal canlandırmayı bir adım daha ileri götürür. Toplumun kendi gelişimini sağlaması için toplum üyelerini ve liderlerini eğitir. Devlet memurlarını, yerel otoriteleri ve toplum liderlerini, topluma sunduğu hizmet ve kolaylıklar karşısında patroncu tavırlarını bırakmaya teşvik eder. Ve böylece kaynaklarını belirleyerek topluma faydalı olmalarını, halka hizmet ve kolaylık sunmak için eyleme geçmelerini sağlar.
বাংলা : সামাজিক অনুপ্রেরণা, Deutsch: Soziale Animation, Ελληνικά: κοινωνική ζωοδότηση, English: social animation, Español: animación social, Euskera: gizarte animazioa, Filipino/Tagalog: pagbibigay-buhay panlipunan, Français: animation sociale, Italiano: animazione sociale, 日本語: 社会活発化,, Malay: animasi sosial, Português: animação social, Română: animare sociala Pyccкий: Осведомленность తెలుగు: జీవనము Tiên Việt: lòng nhiệt tình xã hội, Türkçe: canlandırma,CANLANDIRICI (animatör) Harekete geçirici. Bknz: canlandırma. العربيّة: العربية, বাংলা: অনুপ্রেরক, Català: animador, Deutch: animator, Ελληνικά: ζωοδότης, κινητοποιητής, English: animator,mobilizer, activist, Español: activista, Ewe: eni ti o ni iwara papa, Euskera: animatzailea, Filipino/Tagalog: tagapagpakilos, Français: mobilisateur, animateur, Galego: animador, Italiano: animatore, 日本語: 訓練士, Kiswahili: ramsisha, Malay: penganimasi, Português: animador, Română: animator, Tiên Việt: người nhiệt tình, Türkçe: canlandırıcı, 中文 (Zhōngwén): 激励者ÇATIŞMA TEORİSİ Bu toplumun kıt kaynaklar için rekabet gruplardan oluşur diyor sosyolojik bir çerçevedir. Tamamen bitmiş değil tarım devrimi, autochthonic toplayıcılar ve avcılar ve daha sonra çiftçiler arasında bir çatışma gördüm. Uganda ve D.R. yılında Pigmeler Kongo, Kanada, ABD ve Avustralya'daki Aborijinler, ve güney Afrika'da koisan, toplama ve avlanma bağlıydı bütün toplumlarda, ve değerler ve bunların yerine ya da hakim olmuşlar, tarım ve sanayi kültürler karşılaştırıldığında sosyal organizasyonun çok büyük farklar var. Yahudi İncil ise, bu konuda Cain ve Abel, toprak yeke ve hayvanların bir çobanı söyler. Onların çatışma bahçıvanlar ve çobanlar arasındaki çatışma tarih boyunca temsil edilir. Belki Hutular (kim çapaların temsil) tarafından bir milyon Tutsi (çobanları temsil eden) öldürülmesi gibi bir çatışma mevcut temsilidir. On dokuzuncu yüzyılda Kuzey Amerika'da çatışma sığır çobanları ve siyah toprak çiftçiler tarafından temsil edilmiştir. Sosyolojide çerçeve emekçiler ve sanayi toplumunda sermaye sahipleri arasındaki çatışma ile ilgili kim Karl Marx tarafından oluşturuldu. Bir topluluk harekete geçirici olarak işinizi, o, o kara (kırsal kesimde) ve mal (kentsel gecekondu) evlerinde yaşayan kiracıların sahipleri canlı arazi sahipleri ve kiracıları tespit etmek mümkün olacak olabilir ve büyük çatışma olarak görüyoruz. Català: la teoria del conflicte, Deutsch: konflikttheorie, Ελληνικά: θεωρια συγκρουσεων, English: conflict theory, Español: teoría del conflicto, Français: la théorie en désaccord, Italiano: teoria del conflitto, Kiswahili: kanuni za ugomvi, Português: teoria de conflito, Pyccкий: Теория Конфликта, Srpski: teorija sukoba, Türkçe: çatışma teorisi, 中文 (Zhōngwén): 冲突论CESARET Cesaret kabaca "yiğitlik," anlamına gelir ve genellikle grup veya kamu fonlarını dürüst ve şeffaf olarak zor ama doğru olanı yapmak için gerekli cesareti denir. Aynı zamanda harekete geçirici onların ilgisizlik ve kadercilik bırakın ve kendi kendine yardım faaliyete girişme uyarmak ve ne iyi bir yönetici personel bir lider olarak yapar, topluluk üyelerine yapmaya çalışıyor ne kelime "teşvik" özüdür . Català: coratge, Deutsch: mut, Ελληνικά: κουράγιο, English: courage, Español: ánimo, Français: courage, Italiano: coraggio, Kiswahili: uhodari, Português: coragem, Srpski: hrabrost, Türkçe: cesaret, 中文 (Zhōngwén): 勇气CİHAT Cihat kelimesi genellikle İngilizce'de kutsal savaş anlamı verecek şekilde yanlış kullanılır; sanki insanlar savaş sayesinde dindar olabilirlermiş gibi. Cihat kelimesinin daha düzgün kullanımı ruhsal gelişme için sarf edilen çabadır. Bir bakıma ruhani bir şeyleri aramak için sart edilen emek ve gayrettir. Bu sitedeki toplumları kuvvetlendirmek için kullanılan güçlendirme metodu bir bakıma Cihat'a benzerlik gösterir. Çaba sarfederek bünyenin güçleneceğini savunan kavramdır. Acı yoksa, kazanç da yok, diyen atalarımız, efor sart etmeden aşama kaydedilemeyeceğini de vurgulamış. Mohammed and the Rope hikayesine bir göz atın. Català: jihad, Deutsch: Dschihad, English: jihad, Español: jihad, Français: jihad, Italiano: Jihad, Português: jihad, Română: jihad, Türkçe: Cihat, 中文 (Zhōngwén): 杰哈德21 Ağustos Sayın Bay ve Bayan: Geçen gün internette yöneticilik notları arıyordum, sizin sağlamış olduğunuz Toplumu Güçlendirme notu ile karşılaştım. Hepsinin çıktısını aldım, ve bana gerçekten ihtiyacım olan konularda yardım ettiler, not çok güzel hazırlanmış ve birçok alanda amacına hizmet ediyor. Cihat kelimesi İngilizce'ye manevi gelişim olarak çevirilmil, ancak bu kesinlikle yanlış bir çeviri, bu yüzden bu çeviriye kesinlikle karşı çıkıyorum. Cihat, Müslamanların bütün dünyada istilaya ve baskına karşı gerçekleştirdikleri Kutsal Savaş, anlamına gelen Arapça bir kelimedir. Islam Scholar da bu sözcüğü İngilizce'ye aynı şekilde kazandırmıştır, öyle sanıldığı gibi kolay tercüme edilebilecek bir sözcük değildir. Ancak bazı profesyoneller bunu başardı ve dünyada, Chiat istilaya karşı yapılan Kutsal Savaş olarak bilinir. Tavsiyem nota tekrardan göz atmanız ve sözcüğün çevirisinin doğru olduğundan emin olmanız. İş birliğiniz için önceden teşekkür ederim Mohammad Haroon ============== CIZIRTI Düzenli grup tartışmalarında, gerçekten sen, onların görüşler konuşabiliyor ve başkalarını yanıt katılımcıların teşvik. Onda Parlak fikir Oturum, aksine, çapraz konuşma yasaktır. Katılımcılar yalnızca kolaylaştırıcı verdikleri yanıtlara yönlendirmek ve diğer katılımcıların katkısı yanıt olmamalıdır. Bu zemin kural başarılı katılımcı için gerekli olan grup beyin fırtınası oturumunda karar verme. Bu beyin fırtınası oturumu dışında işinizi bir özelliği değildir. Català: debat, Deutsch: wortgefecht, Ελληνικά: αντεγκλιση, English: cross talk, Español: debate, Français: joutes oratoires, entretien en travers, Italiano: discutere, Kiswahili: maongezi, Português: debate, Srpski: preslušavanje, Türkçe: cızırtı, 中文 (Zhōngwén): 互相交谈––»«––Eğer topluluğumuzu güçlendirmek için tartışılmasını istediğiniz |
Ana Sayfa |